Öne Çıkan Yayın

İslami olarak Ölümden Sonra Yaşam ve Ruh Hususu

Selam, Aslında şu an hiç kimse beni okumuyor biliyorum ama, Allah nezdinde "çabalamış" sıfatı kazanmak için bu yazıyı yazacağı...

1 Ekim 2017 Pazar

Mütefekkir Goethe'un Hilkat Garibesi Yaşamı



GOETHE KİMDİR?
Johann Wolfgang Von Goethe (28 Ağustos 1749, Frankfurt – 22 Mart 1832, Weimar), Alman hezarfen; edebiyatçı  ,politikacı  ,ressam ve dogabilimci. Aynı zamanda çeşitli doğa bilimleri alanlarında araştırmalar yapmış ve yayınlar çıkarmıştır. 1776 yılından itibaren, Weimar dukalığının bakanı olarak çeşitli idari ve siyasi görevlerde bulunmuştur.
Goethe, şiir, drama, hikâye (düzyazı ve dörtlük şeklinde), otobiyografik, estetik, sanat ve edebiyat teorisi, ayrıca doğa bilimleri olmak üzere birçok esere imza atmıştır. Bununla birlikte, zengin bir içeriğe sahip olan mektup çeşidi, önemli edebi eserlerindendir. Fırtına ve Coşku  (Sturm und Drang) döneminin en önemli öncüsü ve temsilcisi olmuştur. 1774 yılında Genç Werther'in Acilari eseri ile bütün Avrupa’da ün yapmıştır. Daha sonra, 1790 yılından itibaren, Friedrich Schiller ile birlikte ortak ve dönüşümlü bir şekilde, içeriksel ve biçimsel olarak, Antik kültür anlayışı üzerinde yoğunlaşarak, Weimar Klasik’in en önemli temsilcisi olmuştur. Goethe, aynı zamanda, yurtdışında da Alman edebiyatı’nın temsilcisi olarak kabul edilmiştir.
Değeri, ölümünden sonra azalmaya başladığı sıralarda, Goethe, 1871 yılından itibaren, Alman ulusal kimliğiyle, Alman Kraliyet’inde taçlandırılmıştır. Sadece eserlerine yönelik değil, aynı zamanda örnek alınacak yaşantısına yönelik de bir hayranlık oluşmuştur. Goethe, bugüne kadar, en önemli Alman edebiyatçı olarak kabul edilmiş, eserleri ise dünya edebiyatı zirvesinde yerini almıştır.

Goethe'nin Eserleri


  • Sevgilinin Keyfi (Pastoral)-(Die Laune des Verliebten), başlangıç 1768, yayın 1806
  • Suça Katılanlar (Komedi)-(Die Mitschuldigen), başlangıç 1769, yayın 1787
  • Demir Elli Götz von Berlichingen (Drama, çeviren: Ahmet Adnan,1933)-(Götz von Berlichingen mit der eisernen Hand),1773
  • Ein Fastnachtsspiel vom Pater Brey, 1774
  • Jahrmarktsfest zu Plundersweilern, 1774
  • Götter, Helden und Wieland (Piyes), 1774
  • Clavigo (Trajedi), 1774
  • Egmont (Trajedi), başlangıç 1775, yayın 1788
  • Erwin und Elmire (Müzikal piyes), 1775
  • Die Geschwister. Ein Schauspiel in einem Akt, 1776
  • Stella. Ein Schauspiel für Liebende, 1776
  • Der Triumph der Empfindsamkeit (Dram), 1777
  • Proserpina (Monodram), 1778/1779
  • Iphigenie auf Tauris (Drama), düzyazı 1779, yayın 1787
  • Torquato Tasso (Drama), başlangıç 1780, yayın 1790
  • Faust. Bir Fragman (Faust. Ein Fragmant), 1790
  • Büyük Cophta (Komedi)- (Der Groß-Cophta), 1792
  • Yurttaş General (Komedi)- (Der Bürgergeneral), 1793
  • Faust. Bir Trajedi (Faust’un ilk bölümüne uygun- çeviren: Seniha Bedri Göknil, 1935) / (Faust. Eine Tragödie), başlangıç 1797, bu başlık altında ilk olarak 1808 yılında yayımlandı.
  • Muhammed, Voltaire’in Trajedi Çalışması ve Çevirisi (Mahomet, Übersetzung und Bearbeitung von Voltaire), 1802
  • Die naturliche Tochter (Trajedi), 1803
  • Pandora (Piyes), oluşum 1807/08, yayın 1817
  • Faust 2 (Faust’un 2. bölümü), 1832
Johann Wolfgang von Goethe Sözleri

  • Yetenek yalnızlıkta oluşur, karakter ise dünyanın koşuşturmacasında.
  • Bilmek yetmez; uygulamalıyız.İstemek yetmez, yapmalıyız.
  • En önemli şeyler asla önemsiz şeylerin insafında olmamalı.
  • İster kral olsun, ister köylü, en mutlu olan evinde huzur bulandır.
  • Her gizem mucize değildir.
  • İnsan sadece anladığını duyar.
  • Bugünden daha değerli hiçbir şey yoktur.
  • Aşk ele geçirmez; yetiştirir.
  • Hayat yaşamaktan ibarettir, ve yaşayan herkes değişime hazırlıklı olmalıdır.
  • Tarif edilemeyenlerin arabulucusu sanat eserleridir.
  • Küçük hayaller kurmayın ki onların insanları harekete geçirecek gücü yoktur.
  • 3000 yıllık tarihinin hesabını yapamayan insan boş insandır.
  • Anlamayacaklara anlatma sakın bilebileceğin en güzel şeyleri.
  • Ancak az şey bildiğimiz zaman bilgimizden emin olabiliriz. Kuşku,bilgi arttıkça artar.
  • Ana-baba iyi terbiye almışlarsa, çocuklar da terbiyeli olur.
  • Ahlaka aykırı unsurlar, hislerimizi rahatsız etmeyecek şekilde dile getirildikleri zaman, bunları gülünç buluruz.
  • Aşkım için her şeyden vazgeçerim, fakat özgürlüğüm için aşkımdan da vazgeçerim.
  • Açlık, en akıllı balıkları bile oltaya getirir.
  • Akılsızlar hırsızların en zararlılarıdır. Zamanınızı ve neşenizi çalarlar.
  • Aşk imkansız olan birçok şeyi mümkün kılar.
  • Adettir; babanın topladığını oğlu saçar.
  • Baskı ve şiddet yalnızlıktan doğar, karakter dünyanın fırtınaları ve dalgaları arasında şekil alır.
  • Biraz daha ışık.Son sözleri Orijinali:Mehr Licht!)
  • Bir insanı tanımak için neyi gülünç bulduğundan daha iyi bir gösterge olamaz.
  • Bize teşekkür borcu olan biriyle karşılaştığımızda hemen bunu düşünürüz. Teşekkür borçlu olduğumuz ve bunu hiç aklımıza getirmediğimiz kişilerle ise ne kadar sık karşılaşırız?
  • Baslangıcta eylem vardi. (Faust)
  • Başkalarına kendimizden söz etmek gayet doğaldır; başkalarının kendileri hakkında söylediği şeyleri, onların kast ettiği biçimde anlamaksa bir kültür meselesidir.
  • Bir tartışma sırasında, kızdığımız anda gerçek için uğraşmayı bırakır, kendimiz için uğraşmaya başlarız.22 Mart 2007
  • Bütün dikkatiniz kendinizdeyse mutluluğu garanti ettiniz demektir.
  • Büyük tutkular umutsuz birer hastalıktır. Onları tedavi edebilecek olan şey, onları gerçekten tehlikeli hale de sokabilir.
  • Bazı kusurlar bir insanın var oluşu için gereklidir. Eski dostlarımızın bazı tuhaf özellikleri ortadan kalkmış olsa bu hoşumuza gitmezdi.
  • Bir adamda azim olmazsa bilgisi ölüdür.
  • Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar.
  • Çelişki ve dalkavukluk; ikisi de sohbetin değerini düşürür.
  • Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar.
  • Çelişki ve dalkavukluk; ikisi de sohbetin değerini düşürür.
  • Dünya o kadar büyük ve zengin ki, yaşam da öylesine çeşitli ki insan her zaman bunlardan şiir çıkarma fırsatını bulabilir. Ama her şiirin bir durumdan doğması gerekir, yani şiirin maddesi gerçek olmalıdır. Hiçbir şey üzerine dayanmayan bir şiirin iyi olacağını sanmıyorum.
  • Düşünmek kolaydır, yapmak zordur. Dünyada en güç olan şey de düşünüleni yapmaktır.
  • Duyduğumuz şeyleri başkalarına anlatırken onları tahrif etmemizin nedeni zaten başta tam anlayamamış oluşumuzdur.
  • Dünya güzeldir, ama bir şairin gözüyle daha da güzel olur.
  • En iyi devlet nedir? Bize kendimizi yönetmemizi öğretendir.
  • En huzurlu toplumlar, üyeleri arasında karşılıklı güler yüz ve saygının eksik olmadığı toplumlardır.
  • En iyi yönetim kendi kendimizi yönetmeyi bize öğretebilecek yönetimdir.
  • Eğer bir insan kendi karakterine aykırı davranırsa ‘Fazla zamanı kalmadı’ diye yorumlarız bunu.
  • Eğer Tanrı başka türlü olmamı isteseydi, beni başka türlü yaratırdı.
  • Faydasız bir hayat erken bir ölümdür.
  • Gülün dikeni var diye üzüleceğine, dikenin gülü var diye sevin...
  • Geleceğe bakmayı severiz çünkü önümüzde şekilsizce uçuşmakta olan olaylara dilediğimiz gibi şekil vermek isteriz.
  • Gerçeğin gücü ile yaşadığım sürece kainatı bile fethedebilirim
  • Her zaman güvensizlik göstermek, her zaman güvenmek kadar büyük bir yanlışlıktır.
  • Hatalarımızın yüzümüze vurulmasından , bunlardan ötürü cezalandırılmaktan rahatsız olmayız, sabırla bunların acısını çekeriz; ama kendimizi bu hatalardan arındırmamız gerektiğinde sabrımız ortadan kalkar.
  • Hangi kusurlarımızı muhafaza edip, kendi içimizde dizginleyebiliriz? Diğerlerine zarar vermektense, onların hoşuna gidenleri.
  • Hastalıklı bir topluma uyum sağlamak demek, sağlıklı olmak demek değildir.
  • İnsanın bilgisi arttıkça, huzursuzluğu da artar.
  • İnsan her gün ya güzel bir ses işitmeli, ya gönül açıcı bir kitap okumalı, yahut güzel bir şey dinlemelidir.
  • İyilik, insanları birbirine bağlayan altın zincirdir.
  • İnsan kendini yalnızca insanda tanır.
  • İnsanlara oldukları gibi muamele edersek, onları daha kötü kılarız. Eğer onları olmaları gerektiği gibi ele alırsak, olabilecekleri kadar iyi yaparız.
  • İyi bir karın mı olmasını istiyorsun? Öyleyse tam bir koca ol!
  • İnsan, babasına borçlu olduğu saygıyı ancak baba olduğu zaman duyar.
  • İnanç yaşamın gücüdür.
  • Kalp ne ile doluysa, dudaklardan o dökülür gider.
  • Konuşmak ihtiyaç olabilir ama susmak bir sanattır.
  • Kardeşlerimi tanrı yarattı ama dostlarımı ben buldum.
  • Kaybedecek bir şeyi olmayan insandan korkulur.
  • Kalabalık bir toplantıda olup da, bunca insanı bir araya getiren şansın kendi dostlarımızı da bir araya getirmesi gerektiğini düşünmeden edemeyiz.
  • Kendine hükmetmeyen uşak kalır.
  • Malını kaybeden, bir şey kaybetmiştir, onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir. Fakat cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmiştir.
  • Mantıklı insan sık sık gülünecek bir şey olmadığı halde güler. Onu kışkırtan her ne olursa olsun, verdiği tepki kendi iç huzurunu ifade eder.
  • Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirlerini yiyorlar!
  • Niye ki bu bitmek bilmez yaratılış, Yok olacaksa bir gün her yaratılmış! (Faust)
  • Ne kadar yalıtılmış bir yaşam sürerseniz sürün, haberiniz bile olmadan ya borçlu ya da alacaklı olursunuz...
  • Pusulanın sana doğru yol göstermesini mi istiyorsun , öyleyse onu yanındaki mıknatıslardan koru.
  • Sanatçılar ve zanaatkarlar, bir insanın, tamamen kendine mahsus olan şeyleri bile kendine mal edemediğinin en açık kanıtını sunarlar. Sanatçının çıkardığı işler, doğduğu yuvayı terk eden kuşlar gibi elinden kaçıp giderler.
  • Sevgiye ve tutkuya açık bir kalp kadar dünyada değerli bir şey yoktur.
  • Sevincin bir acı yanı, acının da bir sevinçli yanı olmalıdır.
  • Sağduyulu bir insan hemen hemen her şeyi gülünç bulur; bilge insansa hemen hemen hiçbir şeyi.
  • Samimi olmayı vaad edebilirim, tarafsız olmayı asla.
  • Söylenen her söz karşıtını kışkırtır.
  • Tüm erdemlerin temel özelliği, yükselme yolunda sürekli bir çaba, bizzat kendinle cenkleşme, daha büyük ve derin bir saflığa, bilgeliğe, iyilik ve sevgiye yönelik doymak bilmez bir istek.
  • Tutkular itiraf edildiklerinde hem şiddetleri artar, hem de yatışırlar. Sevdiklerimize söylediklerimiz ve söylemediklerimiz arasında bulunacak bir orta yol, belki de başka hiçbir alanda bu kadar arzu edilir bir şey değildir.
  • Tutkularımız; ya birer kusur ya da birer erdemin daha şiddetli halleridir.                                      
  • Daha fazla bilgi için;



GOETHE ŞİİRLERİ 

Akşam Güneşi (Abendsonne)




Bakın, akşam güneşinin sıcağıyla evrim 
Yeşiller içindeki kulübeleri nasıl parlatıyor! 
O giderek çekilirken, Gün kurtuluyor, 
Bize inip kaybolurken bile hayat veriyor. 
Ah! Bir kanat yerden beni kaldırmıyor, 
Ki ardından, hep peşinden yetişeyim! 
Seziyorum sonsuz Akşam ışığında, 
Issız alemi ayaklarımın altında, 
Tutuşmuş tüm tepeler, yatışmış her dere, 
Gümüş Çınar altın ırmaklara akıyor habire. 
Yok, durduramadı ulvi bahtı engeliyle 
Azgın Dağ tüm uçurum ve geçitleriyle; 
Çoktan Deniz ısınmış koylarıyla birlikte 
Aniden açıldı hayretle bakışların önünde. 
Tanrıça artık tamamen batmaya yeltendi; 
Yalnız, körpe sürgün birden irkildi, 
Acele koştum, ezeli nurundan içmeye, 
Önümde Gün silkindi, arkamda Gece, 
Alem üzerimde altımda dalgalar. 
Güzel bir rüya derken, o esnada o sıvıştı gizlice! 
Aman, ruhun kanatlarına kolayca 
Beden kanatı yoldaş olamayacak galiba. 
Tabi herkese doğuştan verilir bu his, 
Duygularıyla yukarı ve ileri dalınası, 
Gökyüzünde, mavi semada kaybolmuş, 
Şakıyan türküsünü Çayırkuşu gibi ötesi, 
Dik çamların tepelerinin üzerinde 
Kartal hayli açılmış hürce süzülürken 
Ve hasretle tarlaların, göllerin üstünde 
Turna vatanına ulaşmaya can atarken. 

(Faust: 1790) 





Ayrılık (Abschied)

Aksine tatlıdır, verilen bir sözü tutmamak,
Hayli ağır kanıtsanmış bir hatırın vebali,
Ve heyhat, hiç vaat bile edilemez hak,
Gönlümüzle öylesine ters düşerse bedeli.

Bilinen sihirli besteleri çalışıyorsun pekiyi,

Büyüleyip çekiyorsun yine, susmamış birini,
Tekrar salıncak tekneye, sarhoş deliliğin tini,
Tazeliyorsun, ikiye katlıyorsun tehlikeyi.

Kendini gizlemeni mi saklatacaksın bana!

Mert ol, bakışımdan asla kaçma!
Er geç fark edecektim pekala,
Ve al işte o lanet ahdini, aha!

Yapmam gerekeni bitirdim nihayet;

Benden sana kalan hiç bir şey mani olmasın;
Yalnız, senden ayrılan şu Arkadaşı af et,
Bırak artık o da sessiz sedasız utansın. 



Gece Şarkısı
Ah, o yattığın yumuşak yastıkta
Şöyle kulak ver bana rüyanda,
Başucunda çaldığım şarkıyla
Uyu rahatça, ne istersin daha?

Başucunda çaldığım şarkıyla

Gökteki yığın yığın yıldızlar
Ölümsüz duyguyu mutlulamada;
Uyu rahatça, ne istersin daha?

Ölümsüz duyguyu mutlulamada

Yeryüzündeki gürültülerden
Yüceltmede beni gökler katına;
Uyu rahatça, ne istersin daha?

Yeryüzündeki gürültülerden

Ayırırsın beni çok uzaklara
Bağlarsın beni o serinliğe
Uyu rahatça, ne istersin daha?

Bağlarsın beni o serinliğe

Şöyle kulak verip bana rüyanda,
Ah, o yattığın yumuşak yastıkta
Uyu rahatça, ne istersin daha? 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder